Kulak kanalı enfeksiyonu (yüzücü kulağı)
Yüzücü kulağı olarak bilinen kulak kanalının iltihaplanması, yaz aylarında en sık görülen kulak burun boğaz rahatsızlığıdır. Su eğitiminin başlamasıyla hem KBB hem de birinci basamak sağlık kliniklerinde hastalık görülme sıklığı hızla artmaktadır. Kulak kanalı enfeksiyonu, en önemli semptomu şiddetli kulak ağrısı olan, kulak zarının dışındaki mikrobiyal bir iltihaplanmadır. Ağır vakalarda yemek yerken bile ağrı olabilir. Hastalar genellikle kulakta basınç ve bazen de akıntıyı tarif eder. Şişlik nedeniyle işitme azalabilir ve akıntı görülebilir. Kulak kanalı enfeksiyonu, öncelikle bakterilerin neden olduğu iltihaplanmadır, ancak mantarlar da bir faktör olabilir. Antibiyotik ve kortikosteroid damlalar tedavinin temelini oluşturur. Hastaların tedavi sırasında kulaklarını su girişinden koruması önemlidir.
Kulak kanalı enfeksiyonları, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde tehlikeli olabilir. “Malign otitis eksterna” diyabet, immünosupresif ilaçlar ve kanser hastalarında gelişebilir. Bu durumda enfeksiyon deriden geçerek altta yatan kemiğe ulaşır. Bu durumun yaşamı tehdit eden sonuçları olabilir. Etkilenen bölgenin sistemik antibiyotik tedavisi ve cerrahi ile temizlenmesi gerekebilir.
Halk arasında kulak kiri olarak bilinen kulak kanalından gelen akıntı, kulak üzerinde koruyucu bir etkiye sahiptir. Sanılanın aksine bu sır, içerdiği kimyasallar ve asitleştirici etkisi ile mikropların büyümesini engeller. Yapışkan bir etkiye sahip olarak, toz gibi yabancı maddeleri tutar ve onlarla birlikte kulak kepçesine akar. Kulaklarınızı temizlemek için dökülen bu kısmı çıkarmanız yeterlidir. Pamuklu çubuklar ve kulağa sabun sürmek gibi teknikler bu salgının etkisini yitirmesine ve temizleme mekanizmasını bozmasına neden olarak kulak enfeksiyonlarının gelişmesi için ortamı hazırlar. En güvenli yöntem, sudan çıktığınızda kulağınızı aşağıda tutmak ve suyu yerçekimi veya fön ile serbest bırakmaktır.
Burun kanaması
Burun kanamaları çeşitli nedenlerden kaynaklansa da yaz aylarında görülme sıklığı artmaktadır. Sıcak havaya bağlı nem alma ve iklimlendirme bu artışın arkasındaki ana faktörlerdir. Özellikle kuru iklimlerde kanama daha yaygındır.
Burun kanamasından kaçınmak için yüksek sıcaklıklarda dışarı çıkmamak, saç kremi kullanımını azaltmak, nemlendirici spreylerle burnu nemlendirmek, çocukların burnunu elle fırçalama alışkanlığı varsa durmak, hipertansiyonu varsa kontrol altına almak önemlidir. Ayrıca kanama sorunu varsa şiddetli burun fırçalama kanamaya neden olabilir.
Genç erişkinlerde epistaksis genellikle nazal septumun önünden kaynaklanır ve burun kanatları üzerindeki baskı ile kontrol edilebilir. Bununla birlikte, yaralanma, tansiyon hastalığı ve burundan boğaza kan gelmesi durumunda derhal bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız.
Alerjik reaksiyonlar
Klasik olarak bahar alerjisi olarak anılsa da üst solunum yolu alerjileri yaz boyunca devam eder. Bunun nedeni, birçok ağacın polenlerini baharın sonlarında salması, akar denilen mikroskobik böceklerin yazın çoğalması, birçok alerjik bitkinin yazın aktif olması ve sıcak havanın küf ve küf oluşumunu hızlandırmasıdır.
Burun akıntısı, burun akıntısı, öksürme, hapşırma ve gözlerde sulanma gibi klasik alerjik belirtiler görülür. Bu durumda kortikosteroid ve antihistaminik içeren burun spreyleri tedavinin ilk adımıdır.
Alerjenlerle teması durdurma yeteneği en etkili tedavidir. Yüksek sıcaklıkta çarşaf ve giysi yıkamak, hepa filtreli klima ve elektrik süpürgesi kullanmak, dışarıda yoğun polenle biraz vakit geçirmek, bu dönemlerde kapı ve pencereleri kapatmak, evdeki nemi 30-50’de tutmak gibi önlemler yüzde ve dışarıdan gelirken giyinme.